Sevgililer gününe iki hafta kalmışken geçen senelerde de gittiğimiz, bizim için artık gelenekselleşmeye başlamış bir yeri önereceğim; Rixos Downtown Antalya. Çoğu özel günümüzü kutladığımız yer olan Rixos Downtown ‘la özellikle de Kalina ile nişan hazırlıklarımız için yer bakarken karşılaştık. Daha sonraları sakinliği ile bizi kendine yavaş yavaş alıştırdı.
[wr_row][wr_column]Suluada’yı bir çok Antalya’lı bile bilmez Adrasan’a Olimpos’a yolu düşenler bile farkına varmaz, Maldivlerin minimal versiyonu olan Suluada berrak turkuaz denizi, bembeyaz kumları ile görenleri büyülüyor. Adaya adını veren ise özellikle bahar aylarında kayalıkların arasından akan su!
Aslında bayram tatilinde gittiğimiz Turkuaz Köy’ü anca yazma fırsatı bulabildim, bu ara hayatımda birkaç değişiklik oluyor netleştiği zaman mutlaka paylaşacağım. Bütün bu gecikmeler işte hep bu yüzden. Neyse ki bugün fotoğrafları düzenleyip bir ah orada olsaydım şimdi deyip yazıyı tamamlayabildim.
Turkuaz Köy
Finike merkeze yaklaşık 5-6 km uzaklıkta olan Turkuaz Köy 2016 mart ayında açılmış bir aile işletmesi olmakla birlikte çevreci ve sürdürülebilir bir köydür. Şehrin artık fon müziğini oluşturan araç ve insan seslerinden sonra burası huzur ve dinginliğin çok net bir tanımı oluyor.
Tamamı Turkuaz Köy’de yetişen organik sebze,narenciye ve zeytin bahçelerinden toplanan açık büfe kahvaltısı bulunmaktadır. Biz yetişememiştik sonradan fotoğraflarını gördüğümde yetişemediğime bin pişman olduğumu da belirteyim ki siz sakın kaçırmayın.
Turkuaz Köy
Tabanı sazlık görünümlü yosunlarla kaplanmış olan Gökçay Nehri üzerinde dilerseniz kano eğitimi alabilir veya kullanabilirsiniz. Kanoya bindiğinizde nehrin sağında ve solunda bitki ve yeşilliklerle dolu bir manzara sizi bekliyor, yolda size su kaplumbağaları, kuşlar ve deniz tavukları eşlik ediyor. Sanki masal diyarındaymış gibi hissettiren bir bakirliği var.
Artık rotamız ne zaman Finike’den geçse durak noktamız olacak burası. Konuşmadan saatler geçirilebilinecek yerlerden biri olan Turkuaz Köy’de; bir kahve, bir defter ve bir kalem yeter. Gerisini doğa hallediyor. Bu arada bi’ bardak sakinlik?